arkadaşlık ettiği genç erkeklere bol para ve hediye veren yaşlı ve zengin kadın

Kullanım örnekleri

arkadaşlık ettiği genç erkeklere bol para ve hediye veren yaşlı ve zengin kadın
sugar mama
icon arrow

sugar

Phonetic: "/ˈʃʊɡə(ɹ)/"

Part Of Speech: noun


Definition: Sucrose in the form of small crystals, obtained from sugar cane or sugar beet and used to sweeten food and drink.


Definition: A specific variety of sugar.


Definition: Any of various small carbohydrates that are used by organisms to store energy.


Definition: A small serving of this substance (typically about one teaspoon), used to sweeten a drink.

Example: He usually has his coffee white with one sugar.


Definition: A term of endearment.

Example: I'll be with you in a moment, sugar.


Definition: A kiss.


Definition: Effeminacy in a male, often implying homosexuality.

Example: I think John has a little bit of sugar in him.


Definition: Diabetes.


Definition: Anything resembling sugar in taste or appearance, especially in chemistry.

Example: Sugar of lead (lead acetate) is a poisonous white crystalline substance with a sweet taste.


Definition: Compliment or flattery used to disguise or render acceptable something obnoxious; honeyed or soothing words.


Definition: Heroin.


Definition: Money.


Definition: Syntactic sugar.

icon arrow

sugar

Phonetic: "/ˈʃʊɡə(ɹ)/"

Part Of Speech: verb


Definition: To add sugar to; to sweeten with sugar.

Example: John heavily sugars his coffee.


Definition: To make (something unpleasant) seem less so.

Example: She has a gift for sugaring what would otherwise be harsh words.


Definition: In making maple sugar, to complete the process of boiling down the syrup till it is thick enough to crystallize; to approach or reach the state of granulation; with the preposition off.


Definition: To apply sugar to trees or plants in order to catch moths.


Definition: To rewrite (source code) using syntactic sugar.


Definition: To compliment (a person).

icon arrow

sugar

Phonetic: "/ˈʃʊɡə(ɹ)/"

Part Of Speech: interjection


Definition: Used in place of shit!

Example: Oh, sugar!

icon arrow

mama

Phonetic: "/məˈmɑː/"

Part Of Speech: noun


Definition: (hypocoristic, usually childish) Mother, female parent.

İngilizce Türkçe Cümle Çevirmeni

Tek bir tıklamayla kelimeleri çevirin! Türkçe'den İngilizce'ye çevirmenimiz iki yönlü bir çeviri programıdır, anlamların ikamesi için kapsamlı bir sözlük içerir, kelime öbeklerinin ve ifadelerin kullanım örneklerini ve bunların fonetik bileşenlerini gösterir. Tercümanımız, çeviri alanındaki bilgi tabanını sürekli olarak güncelleyen ve son kullanıcı için tamamen anonim ve ücretsiz olarak korurken hizmet kalitesini koruyan profesyonel bir dilbilimci ekibi tarafından oluşturulmuştur. Çevirileriniz sadece size ait!

İngilizce'den Türkçe'ye çeviri saniyeler sürer ve tek istekte bin kelimeye kadar çeviri yapabilirsiniz. İngilizce ve Türkçe dünyada çok yaygın dillerdir. İngilizceden Türkçeye çevirmenimiz, birinde uzman olup diğerini öğrenirken bu dillerin temel metinlerini öğrenmenize veya anlamanıza yardımcı olacaktır. Çeviri API'lerimiz İngilizce'den Türkçe'ye mükemmel çeviri sağlar, ek redaksiyon ile bu çeviriler hukuk, tıp ve diğer yüksek düzeyde uzmanlık alanları gibi görev açısından kritik alanlarda kullanılabilir. İngilizce'den Türkçe'ye çevirmen, çevirdiğiniz metnin doğru bir şekilde anlaşılmasını sağlar ve selamlaşma, seyahat, alışveriş, sayılar ve diğer sınırsız sayıda ortak alan gibi sık kullanılan cümle ve kelimeleri çevirmek için idealdir.Belki tercümanlık mesleğinde ustalaşmak istersiniz? Sitemizle eğitiminiz hızlı ve kolay olacak! Çevirmenler çeviri yaparken çeşitli becerilere ve materyallere ihtiyaç duyarlar. Çevirmenlerin genel özellikleri çevrilecek olan erek dile ve kaynak dile çok iyi hakim olmak, okuduklarını ve duyduklarını iyi anlamak ve iyi bir hafızaya sahip olmaktır. Fonetik, gramer ve cümlelerdeki kelime örnekleriyle birlikte kapsamlı bir kelime, deyim ve ifade kitaplığına sahip çevirmenimiz ilk kez kullanışlı bir materyal olarak kullanılabilir.